İcra ve İflas Hukukuna Dair Herşey...

Tam Versiyon: Borçlunun Pasif Taşınmaz Kaydının Sorgulanması Talebine İlişkin
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
İcra Müdürlüğünün; borçlunun tüm mal varlığını araştırma ve alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamakla görevli olduğu, alacaklının bu yöndeki bir bilgiye kendisinin ulaşamayacağı, ancak bu talebin yerine getirilmesi halinde elde ettiği pasif taşınmaz kaydı vasıtası ile İİK.'nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası açarak alacağına kavuşma imkanına sahip olacağı, pasif tapu kaydı sorgulamasında ulaşılacak bilginin borçlu adına daha önce kayıtlı bulunan taşınmaz bilgisi olduğu, bu bilginin taşınmazın şimdiki maliki hakkında herhangi bir veri içermeyeceği, bu yöndeki talebin icra müdürlüğünce ve özellikle de dosyanın infazına yarar sağlamayacağı gerekçesi ile mahkemece reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-

DAVANIN KONUSU    : ŞİKAYET

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde şikayetçi alacaklı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla talep incelendi:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlığı'nın 28.11.2016 tarih ve 2016/99 Muhabere sayılı; Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğünün 05.12.2016 tarih 6730014-431.99 sayılı; Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü 19.12.2016 tarih 73640249-045.02[02]-125-2016-E.562/19167 sayılı yazıları ekinde gönderilen listelere göre yapılan sorgulamada, 675 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 16.maddesi gereğince dava şartları yönünden bir eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikayetçi alacaklı vekili mahkemeye sunduğu şikayet dilekçesinde; takip borçluları hakkında başlattıkları icra takibinde borçlular adına kayıtlı iken devredilen taşınmazların tespiti için UYAP'dan sorgulama yapılması yönündeki taleplerinin, icra müdürlüğünün 10.11.2016 tarihli kararıyla reddedildiğini, kararın yasaya aykırılık oluşturduğunu, borçlular tarafından 3.kişilere devredilen taşınmazlar olması halinde İİK'nın 277. ve devamı maddeleri gereğince açılacak tasarrufun iptali davasının, icra takibini ilerletici bir işlem olduğunu, icra müdürlüğü kararının hak arama hürriyetini ihlal ettiğini, tapu sicil müdürlüklerine taşınmaz bilgileri yazılmadan gönderilen müzekkerelerin, taşınmaz sorgulamalarının sistemde yapılması ve taşınmaz bilgilerinin müzekkerede yazılmaması nedeniyle reddedildiğini, icra müdürlüğü kararının bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olması nedeniyle süresiz şikayete tabi olduğunu belirterek 10.11.2016 tarihli icra müdürlüğü kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; pasif tapu kaydının borçlunun elinden çıkardığı gayrimenkul kayıtlarını ifade edeceği, bu yönde yapılacak olan araştırma neticesinin, alacaklının alacağına kavuşmasına doğrudan bir yarar ve etkiye sahip olmadığı, alacaklı vekilinin müvekkili adına Avukatlık Kanunu uyarınca tapu kayıtlarını resmi kurum ve kuruluşlardan her zaman tespit edebileceği, pasif kayıtların icra dosyasına etkisinin bulunmayacağı, icra müdürlüğünün açılacak dava için delil toplama görevinin olmadığı, tapu kayıtlarında takip ile ilgisi bulunmayan 3.kişilere ilişkin bilgilerin de bulunacağı, bu durumun kişilik haklarına aykırı olabileceği gerekçesi ile "Şikayetin reddine" karar verilmiştir.

Şikayetçi alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesini tekrarlamış, borçluların pasif kayıtlarına ulaşma imkanlarının bulunmadığını, kararın hak arama hürriyetini ihlal ettiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

Uyuşmazlık; takip borçlularının pasif taşınmaz kayıtlarının sorgulanması isteminin reddine ilişkin icra müdürlüğü kararına şikayet niteliğindedir.

İcra Müdürlüğünün; borçlunun tüm mal varlığını araştırma ve alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamakla görevli olduğu, alacaklının bu yöndeki bir bilgiye kendisinin ulaşamayacağı, ancak bu talebin yerine getirilmesi halinde elde ettiği pasif taşınmaz kaydı vasıtası ile İİK.'nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası açarak alacağına kavuşma imkanına sahip olacağı, pasif tapu kaydı sorgulamasında ulaşılacak bilginin borçlu adına daha önce kayıtlı bulunan taşınmaz bilgisi olduğu, bu bilginin taşınmazın şimdiki maliki hakkında herhangi bir veri içermeyeceği, bu yöndeki talebin icra müdürlüğünce ve özellikle de dosyanın infazına yarar sağlamayacağı gerekçesi ile mahkemece de reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından, şikayetçi alacaklı yanın istinaf başvurusunun esastan kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;

1-Şikayetçi alacaklı yanın istinaf başvurusunun esastan KABULÜNE,

2-Ankara 4.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21.11.2016 tarih, 2016/1016 Esas 2016/921 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

3-Şikayetin KABULÜ ile, Ankara 7.İcra Müdürlüğünün 2016/20799 E. Sayılı takip dosyasında verilen 10.11.2016 tarihli müdürlük kararının İPTALİNE,İlk derece yargılaması açısından;Peşin alınan harcın istek halinde şikayetçi alacaklıya iadesine,Şikayet icra müdürlüğü işleminden kaynaklandığından şikayetçi tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Gider avansından artan kısmın talebi halinde şikayetçi tarafa iadesine,Şikayetçi yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,İstinaf yargılaması açısından;İstinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 79,70TL dışında, istinaf karar harcı olarak alınan 29,20 TL harcın istek halinde şikayetçi alacaklıya iadesine,Şikayet icra müdürlüğü işleminden kaynaklandığından şikayetçi tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Duruşma açılmadığından şikayetçi alacaklı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dairemizin bu kararına karşı İİK'nın 364 - 366 ve 6100 sayılı HMK 'nın 361/1 maddesi gereği tebliğden itibaren 1 ay içinde temyiz yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Ankara BAM. 19. HD. 12.01.2017 T. E:2016/347 K:12